27 Mart 2012 Salı

Alıştık oğlum

İstanbul'a taşınalı bir ayı geçti. Biz de yeni evimize ve yeni hayatımıza iyice alışmaya başladık. İlk zamanlar minik ailemiz için oldukça travmatik bir süreç olsa da.. İnsan herşeye alışıyor gerçekten, sadece zaman... Utkoşum da artık kendini güvensiz hissetmiyor sanırım yeni evimizde, çünkü beni gözden kaybettiği zaman çılgın gibi ağlamaya başlamıyor artık. Bir süre kendi kendine durabiliyor. Sonra totosunu savura savura beni aramaya çıkıyor. Çoğunlukla ilk baktığı yer mutfak. Eğer orada göremezse işin rengi biraz değişiyor. Neyse ki fazla uzağa gitme ihtimalim yok bu evde :)
Taşınma telaşlarından yazamadığım süreçte Utku'da da baya gelişimler oldu. Mesela 7 ayını üç dört gün geçe ilk dişi göründü :) Tesadüfen farkettim. Halasıyla beraber hemen meslek seçimini yaptırdık oracıkta. Önüne koyduğumuz kitap, pc kablosu ve ilaç kutusundan kitabı seçti. Bu hukukçu olacağı anlamına geliyor. Pc kablosunu seçseydi mühendis, ilacı seçseydi de doktor olacaktı. Zaten başka bi seçenek de sunmadık çocuğa. Bakalım bekleyip göreceğiz. Şu an sekizbuçuk aylığız ve şimdiye kadar alt sanraller, üst lateral, alt lateraller çıktı, üst santraller de yolda. Çok şükür sorunsuz geçiyor Utku'nun diş çıkarma dönemi. Ara sıra ağlama nöbetlerine tutuluyo ama çok nadir. Çoğunlukla keyfi yerinde. Bu arada halasının aldığı yürüteçle evde dört dönüyo, geri manevra yapmayı ve bi şeye ulaşamadığında yandan yanaşmayı bile beceriyor:) Bir de İkea'dan Işık'ın mama sandalyesinden aldık. Burcu'nun dediği kadar var. Çok kullanışlı, hafif..İhtiyacımızı çok net karşılıyor ve de öbür hantal mama sandalyelerine göre çok daha uygun fiyata. Fazla kullanamadığımız için de isabetli bi karar olmuş. Zira o kadar paraya yazık olacakmış çünkü zaten Utku'ya mama sandalyesinde yemek yedirmek beceri işi. O kadar kımıl kımıl ki ağzını bi türlü denk getiremiyorum. Onun için mama sandalyesini sadece bizimle birlikte masaya oturturken kullanıyorum. Onun dışında yemeklerini yatırarak yediriyorum. Ayağıyla kaşığa vurmadığı sürece böyle yemek yedirmek daha kolay.
İstanbul'a geldiğimiz ilk hafta Utku'yla Fenerbahçe Arena'da Eurolig basketbol maçına gittik. Utkoş, her zamanki gibi hayretler içinde kaldı. İkinci yarıda da o gürültüde uyudu. Sonraki hafta Işık'ın diş buğdayı partisine katıldık. Sonraki haftayı babamızdan ayrı Ereğli'de geçirdik. Son hafta da karşıya Utkoşun halasına gidip Florya sahilinde gezdik. Utku orda bol bol güneş alıp biraz da bronzlaştı:)
İstanbul'dan şimdilik bu kadar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...